Dünyanın en şanslı kabilesi: Bajau
Dünyanın en şanslı kabilesi: Bajau

Dünya üzerinde irili ufaklı çok sayıda farklı kabile bulunmaktadır. Bu kabileler genellikle Asya ve Afrika kıtlarında hayatlarını sürdürmekteler. Kabile denilince herkesin aklına kendine göre bir yaşamları olan, gelenek ve göreneklerine sıkı sıkı bağlanan ilkel insan grupları gelmektedir. Kabilelerin çoğu medeniyet ve teknoloji ile tanışıklıkları yoktur. Bu yüzden zorlu bir yaşamları bulunmaktadır. Fakat bu kabilelerin içinde bir tanesi var ki çok şanslı bir kabiledir. Neden şanslı bir kabile olduğunu size aktarmak istiyorum. Şöyle ki;

Dünyanın en büyük üçüncü adası olan Borneo’da yaşayan Bajau kabilesi, hayatlarını denizin ortasında sürdürüyorlar. Diğer kabilelerle kıyaslandığında oldukça şanslı bir hayat sürdüklerini görebiliyoruz.  Çünkü Turkuaz renkli bir deniz ve altın sarısı kumsalı ile yıl boyunca harika bir hayat sürüyorlar.

Bu kabile, daha önce Yerlisi oldukları Sulu Takımadaları’ndaki anlaşmazlıkları yüzünde buraya göç ettiler. Uyku süresi hariç günün diğer zamanlarını su üzerinde geçiriyorlar. Hatta evleri bile su üzerinde kuruludur.

Bu ilginç ve şanslı kabile geçimlerini balıkçılık yaparak sağlıyorlar. Fakat burada ince bir mesele var. O da asla ihtiyaç fazlası balık avlanmazlar. Sadece karınlarını doyurmak için çabalıyorlar. Bu özellikleri şahsen çok hoşuma gitmişti. Çocuklar, çok küçük yaşlarda dalmayı ve avlanmayı öğreniyorlar. Hatta yürümeden önce yüzmeyi öğreniyorlar. Dile kolay günün yarısını su üzerinde geçiriyorlar. Avlanmayı ise olta veya ağla değil, zıpkınla yapıyorlar.

Denizin Çingeneleri olarak bilinen bu kabile, deniz üzerinde  dünyadaki cenneti yaşıyorlar. Burada harika bir yaşam sürdüren bu topluluk, barakaları ve ‘lepa-lepa’ denilen ince kayıkları var. Hayatlarının çoğu bu kayıklarda geçiriyorlar.

Suyun altında çok rahat bir şekilde hareket edebiliyorlar. Hatta suyun derinliklerinde yüzmüyorlar adeta yürüyorlar. Tahtadan oyulmuş ve cam takılarak yapılan gözlüklerle 25 metre derine inebiliyorlar. Burada deniz canlılarıyla adeta aile gibi yaşıyorlar.

Oldukça ilginç olan bu kabile üyeleri hallerinden gayet memnunlar. Hiç biri okuma yazma bilmez. Hatta teknoloji adına bildikleri tek şey bir motorları var. Bu motorla karşı adaya gidip benzin almalarıdır. Bunun dışında diğer bütün yaşam malzemeleri elle yapılan ilkel araçlardır.

Kabilenin diğer bir ilginç özelliği ise hiçbir ülke tarafında vatandaşlık vermemeleridir. Günümüzde Malezya sınırında yaşıyor olsalar da Malezya bunlara vatandaşlık vermemektedir. Bu durum, onlar için o kadar önemli bir şey de değildir zaten.

Mutluluğun hat safhada olduğu bu kabile’de zaman ve mekan kavramları yoktur. Hiçbiri kaç yaşında olduğunu bilmiyor. Hiçbir hastalığın ismini bilmiyorlar. Tahta bir kayıkta doğup su üzerinde ölüyorlar. Tüm kabilenin genel felsefesi anı yaşamak içinde bulunduğu durumun tadını çıkarmaktadır. Hiçbir zaman gelecek kaygıları yoktur. Kabilenin bütün üyelerin yüzünde gülücükler hiçbir zaman eksik olmaz. Doğrusu bunlara imrenmedim desem yalan olur. Harika bir hayatları var.

Özetle Modern hayatın sözde yaşamından belki yoksun yaşıyor olabilirler. Teknolojinin sunduğu kolaylıkları kullanmıyor olabilirler. Ama emin olun dünyada yaşayan diğer insanlardan çok mutlular. Umarım bizde bir gün onlar gibi gelecek kaygısı olmadan huzurlu bir hayat süreriz.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz