Günümüzde böyle bir meydan yoktur desem. Çoğunuz şaşırır. Belki çoğunuz evet yoktur. olsa duyardık. Bazılarınız da madem yoktur. bu isim nerede geliyor. Olmayan bir şey mi anlatacaksın gibi soruları duyar gibiyim. Evet haklısınız bütün sorularınıza cevap bulmaya çalışacam.
At meydanı yada diğer ismi Hipodrom bugün İstanbul ilimizin fatih ilçesinde bulunan ve İstanbul’un kalbinin attığı yer olan Sultanahmet meydanın eski ismidir. Belki şuan bazılarınız çok şaşırdı. Evet bende ilk duyunca çok şaşırdım. Onun için Sultanahmet meydanı daha çok gizemli oldu benim için. Eminim şuan sizin içinde öyle olmuştur.
Bizans döneminde bu meydana Hipodrom Osmanlı zamanında At Meydanı demişlerdir. Günümüzde bu meydan da o döneme ait kalıntılar bulunsa da aslında bu meydan üzerinde yeniden birçok tarihi yapı inşa edilmiştir. Roma ve Bizans dönemindeki o muhteşem meydan resmen toprak altında yok olmuştur. o döneme ait bazı eserler bulunuyor. Bunu da yazımın devamında bulabilirsiniz.
Burası Orijinali, Roma İmparatoru Septimius Severus tarafından m.s 2 yüzyılda yaptırılan ve daha sonra Büyük Constantinus tarafından genişletilen ve İmparatorluğun değişik yerlerinden getirilen eserlerle donatılan Hipodrom’un eni 117, boyu ise 480 metreye, kapasitesi ise 100.000 kişiye ulaşıyordu. Yaklaşık şehrin dörtte birini alacak kapasiteye sahipti.
Roma döneminde bu meydanda vahşi hayvan dövüşleri yapılırken burada sportif mücadeleler, at yarışları, akrobasi gösterileri, bayram ve kutlama törenleri düzenleniyordu. Daha sonra Bizanslıların eline geçince kanlı dövüşleri yasaklamıştır.
10.yüzyıla kadar şehrin en önemli merkezi olan Hipodrom 1204 yıllında burada çok kanlı bir savaş meydana geldi. Latin istilası ile burası bir kez daha yakılıp yıkıldı. Burada bulunan birçok heykel de çalınıp yurt dışına çıkarıldı. Bugün Venedik’te San Marko Meydanındaki katedralde sergilenmekte olan 4 bronz at bugün Firuz Ağa Cami tarafındaki girişin üzerindeydi. O savaş döneminde burada alınıp oraya götürüldü.
Burada bulunan anıt ve heykellerden günümüze ulaşmış üç tanesi ortadaki eski spina alanında görülmektedir. Ayrıca MS 6. yy.da şehrin her meydanında sütunlar vardı. Toplam 48 tane olduğu bilinen bu sütunlardan Beyazıt’taki Theodosius Sütunundan bazı parçalar ile Cerrahpaşa’daki Arkadius sütunundan kalan kaide günümüze ulaşabilmiştir. Beyazıt’taki Roma forumu ise maalesef tamamen kaybolmuştur.
Bu meydan tarih boyunca birçok önemli olaya şahitlik etmiştir. Bizans döneminde tanrıya ait dini bir merkezdi. Burada at yarışlarında öldürmeye varan bir rekabet vardı. Bu meydan Nika İhtilaline de şahitlik etmiştir. devlete karşı baş kaldırmış 30.000 kişi burada öldürülmüştür. Osmanlı döneminde de burada birçok ayaklanmaya sahne olmuştur. bunun dışında cirit oynanan, şahzade sünnetlerinin yapıldığı eğlence alanı olarak kullanıldı. İki kapıkulu ocağı olan yeniçeri ve sipahiler burada savaştılar, ayrıca Halide Edip Adıvar tarihi konuşmasını bu meydanda yapmıştır.
Yedi Tepe İstanbul şehri üzerinde kurulan bu meydan birçok önemli siyasi, sosyal ve kültürel olaylara şahitlik etmiştir. Bazen isyan ve yağmalara bazende kutlama ve törenlere şahitlik etmiştir. eğer Sultanahmet Meydanı görmediyseniz bu yazıyı okuduktan sonra görmeye gitmelisiniz. Sultanahmet’te gezerken bu gözle gezin.
Hipodrom (At Meydanı) Nasıl Gidilir?
Tramvay ile: Sultanahmet durağında inerek kısa bir yürüyüşten sonra ulaşabilirsiniz.
Otobüs ile: İlimizin birçok yerinde kalkan Otobüsler ile Sultanahmet meydanına ulaşabilirsiniz.
